Anketler, ülkedeki en temel meselenin geçim sıkıntısı olduğunu gösteriyor. Halk AKP’ye öfkeli. Buna rağmen muhalefetin oyları da artmıyor. Asal Araştırma Genel Müdürü Adem Belede, muhalefetin de halkın sorunlarına çözüm olacak inandırıcı politikalar üretmediğini vurguluyor.
Sercan Meriç
Artan ekonomik kriz ve geçim sıkıntısı ülkenin en yakıcı sorunu haline geldi. Son dönemki tüm kamuoyu yoklamalarında Türkiye’de acil çözülmesi gereken problemin hayat pahalılığı olduğu görülüyor. Son çalışmalarını paylaşan ASAL Araştırma Şirketi’nin ortaya koyduğu sonuçlar da benzer bir tabloyu gösteriyor. Katılımcıların yüzde 72,1’i ülkenin en önemli sorunu olarak ekonomi ve hayat pahalılığını işaret ederken ikinci sırada yüzde 9,5’le işsizlik geliyor. Onları ise sırasıyla eğitim ve adalet takip ediyor.
Ankette asıl dikkat çeken husus ise yüzde 18,5 oranında bir kararsız seçmen kitlesinin bulunması. Kararsızların 24 Haziran 2018 milletvekili seçimindeki oy tercihlerine bakıldığında yüzde 6,4 oranında AKP seçmeni olduğu görülüyor. Asal Araştırma Şirketi Genel Müdürü Adem Belede, “Kararsız seçmenlerin büyük çoğunluğu muhalefetin ekonomik sorunları çözeceğine, ülkeyi iyi yöneteceğine de inanmıyor” diyor.
Yurttaşın cebine dokunan politika şart
Konuya ilişkin BirGün’e değerlendirmelerde bulunan Belede, “Muhalefetin bu kararsız seçmeni kazanabilmesi için öncelikle sahada etkin bir çalışma yapması gerekiyor ve seçmenin gönlünü kazanmalı” diyor. Son çalışmalarına göre toplumun yüzde seksenden fazlasının ekonomiden rahatsız olduğunu hatırlatan Belede, “Yüzde 81,3’ü kendisini en çok zorlayan kalemin elektrik faturası olduğunu, yüzde 72’si ise doğalgaz olduğunu, yüzde 67’si gıda ürünleri olduğunu yüzde 59’u da akaryakıt olduğunu söylüyor” ifadelerini kullanıyor.
Muhalefetin üzerinde durması gereken başlıklara da değinen Belede şu değerlendirmeyi yapıyor: “Muhalefet, dört kalemde elektrik, doğalgaz, gıda ürünleri ve akaryakıt noktasında etkin bir şey yapamadı. Bir alternatif de önermiyor. Muhalefetin gündemine bir türlü bu sorunlar girmiyor. Evet parlamenter sistem meselesi de halkın aslında dikkatle takip ettiği bir mesele değil. Bu partilerin çalışması, toplumun değil. Son anketimize göre Ukrayna meselesinde Türkiye’nin tutumu iktidarın oylarını bir nebze artırmış görünüyor. Ekonomiğin etkisi toplumun yüzde seksen ikisini etkileyen bir sistem. Muhalefet kanadında ise milletin cebine dokunan sistemle alakalı hiçbir çalışma yürütülmemiş.”
Tablo oldukça düşündürücü
AKP seçmeninin kızgın olduğunu vurgulayan Belede, “Bugün evet, AKP seçmeni kızgın ve ‘sandığa gitmeyeceğim’ diyor. Ama muhalefet de politika üretemiyor, tıkanıp kalıyor. Trabzon, Erzurum gibi iktidarın en çok oy aldığı illerde de vatandaş ekonomik sıkıntıdan bahsediyor. Kim çözer diyorsunuz? İkinci sırada kararsızlar çıkıyor. Bu düşündürücü bir tablo. Muhalefetin bu durumu dert edinmesi gerekir. ‘Vatandaş bizden ne istiyor?’ diye sormalılar. Mesela çiftçilere ulaşmak istiyorlarsa çiftçinin talepleri Türkiye’de gündem oluşturmalı. Bugün vatandaşlar parlamenter sisteme dönülmeli diyor. Bizim anketlerimizde de böyle. Ama vatandaş şu anda parlamenter sistem, hükümet sistemi filan ilgilenmiyor. ‘Fiyatlar yüksek, eve ekmek götüremiyorum’ diyor. Elektrik yüksek, doğal gaz yüksek diyor. Muhalefetin öncelikle dillendirmesi gereken başlıklar bunlar” değerlendirmesini yapıyor.
Katılımcıların Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yaklaşımını da değerlendiren Belede, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın isimlerinin öne çıktığına dikkat çekiyor.
***
Türkiye arabulucu olmalı
Araştırmada, “Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye’nin tutumu nasıl olmalıdır?” sorusu da katılımcılara yöneltildi. Savaşın sona ermesi için “Türkiye arabuluculuk yapmalı” diyenlerin oranı yüzde 47,4; “tarafsız kalmalı” diyenlerin oranı yüzde 33,2; “Ukrayna’nın yanında olmalı” diyenler yüzde 9,6; “Rusya’nın yanında olmalı” diyenler yüzde 3,5 ve “fikrim yok” diyenler ise yüzde 6,3 oldu.
Video haberler için YouTube kanalımıza abone olun